Galatasaray hangi bölgeye transfer yapmalı?

Sizce; Sneijder yeni bir Hagi olabilir mi?

13 Nisan 2013 Cumartesi

Transfer Bahisleri

Az önce, arkadaşlarımdan birisinden mail aldım ve aylardır yazmadığım bloga bunu ekleme ihtiyacı hissettim. Bu şekilde de Sneijder transferinden hemen sonra yaptığım anketin sonuçlarını görme fırsatı buldum. Sneijder'e olan inancınız ve onun yükselen form grafiğinin doğru orantılı olması beni duygulandırmadı desem yalan olur. Teşekkürler tekrardan.

Şimdi asıl konuya gelelim. Avrupa'nın bazı bahis şirketleri, önümüzdeki yaz transfer sezonu için transferi muhtemel oyuncular adına bazı bahisler açmış. Önde gelen futbolcuların adının Galatasaray'la anılması hoşuma gitti. Onlardan ilgimi çekenlerin Galatasaray'a transfer ihtimallerini yazacağım.

Xabi Alonso - Liverpool, 1'e 7 / Bayern München, 1'e 12 / Galatasaray, 1'e 12

Xabi Alonso'nun bu yaz Madrid'den ayrılabileceğini savunan bahis şirketleri olası transferleri arasında Galatasaray'a 12/1 gibi yüksek bir oran sunmuşlar.

Arjen Robben için en muhtemel transferi PSG olarak düşünen bahisçiler 4/1'lik bir oran vermişler. Galatasaray ihtimalleri ise ikinci sırada 6/1'le göze çarpıyor. Üçüncü yüksek ihtimal 8/1'le Juve'nin. Olası Robben transferi son birkaç haftadır sosyal medyada en çok konuşulanlar arasında. Robben hakkında bir yazı da yazmayı düşünüyorum ama şunu söyleyeyim, bu transfer çok yanlış olacaktır.



5 Şubat 2013 Salı

Efsane

Vardır her toplumun, her topluluğun bir efsanesi. Vardır bizim de kendimizce efsanelerimiz. Bunların bir kısmı sadece bizim değil, tüm dünyanın efsaneleridir. Bugün onlardan birisinin, bizim için en önemli olanın doğum günü, iyiki doğdun, iyiki Galatasaraylı oldun...
Gheroghe Hagi


Sen ki; elini armaya koyarak bütün Galatasaraylıların saygısını kazanabilecekken, elini ülke bayrağına koyup bir milletin saygısını kazandın. Sen ki; Avrupa'da sadece Galatasaray için değil, bu millet için oynadın. Sen ki; iyiki Galatasaraylı oldun...

Aynı sene, hem anneni hem babanı kaybettin. Geldin maça çıktın. İlerlemiş yaşına, yediğin emekli damgasına aldırış etmeden antrenmana ilk sen koştun. Futbolun sadece ayakla değil, beyinle oynandığını bize sen öğrettin. Sen bize profesyonellik nedir, onu gösterdin. "Başka bişey yok kardeşim, en büyük Galatasaray" dedin. Bu arma uğruna yüreğini ortaya koydun. 

Biz ne yaptık? Sana yüreğimizi verdik. Rüyalarımızda seni gördük, seni özledik. Her sezon alakasız bi maçta I Love You Hagi diye bağırmalarımız ondandır. Dilimizden hiç düşürmedik ki... 

Her yeni 10 numara transferinde seni aradık, senin çıkıp gelmeni bekledik. Yukarda da var bi anketim, Sneijder yeni Hagi olur mu diye. Olamaz ama efsane kelimesi literatürümüzde yok ki be. Bütün efsanelere Hagi dedik biz, sana "Bizim Hagi"

İyiki doğdun aslan, İyiki Galatasaraylı oldun...



3 Şubat 2013 Pazar

Rüzgar...

Bursaspor maçı üzerine yazmak gerekirse, aslında pek yazılacak birşey yok gibi. Zaten sahada oynanan oyun herşeyi net bi şekilde gözler önüne serdi. Peki kim ne yaptı, yapmadı?

Selçuk, bireysel açıdan daha iyiydi. Geçen sezon ki performansını aratan oyuncumuz Yekta ile birlikte oynadığında daha rahat oynadığını zaten göstermişti. Bugün de bunu ilk yarıda gördük. İkinci devre Sneijder'in girmesiyle beraber üst düzey bi oyun sergilemeye başladı. Orta üçlü -Sneijder, Emre, Selçuk - iki tane tam ofansif oyuncu barındırdığından tam performans defansif oynayan Selçuk, takımın kontrolünü ele almaya başladı.


Semih - Dany ikilisi yine eksik, yine yarım. Dany'nin aşırı özgüveni bugün az kalsın pahalıya patlıyordu. 

Elmander - Umut ikilisi gol yollarında etkili olmaya çalıştılar. Buldukları birkaç pozisyon vardı. Umut attığı golle kalitesini gösterdi -ki Selçuk'un pası da şahaneydi-

Emre, ilk yarıda neredeyse yok gibiydi. Ancak Amrabat'ın girmesiyle beraber orta bölgeye geçmesi daha etkili olmasını sağladı. Bilindiği üzere altyapı kategorilerinde forvet arkası dediğimiz, oyun diliyle AMC dediğimiz bölgede oynuyordu.

Sneijder, uzun süredir maç oynamamış olması nedeniyle az süre bulsa da bugün kendisini detayloı izleme şansı buldum. Beşiktaş maçında oyuna girer girmez 10 kişi kalmamız ve forvetsiz oynamamız nedeniyle isteneni verememişti. Bugün araya attığı ince paslar, bi anda oyun yönünü değiştirmesi ve rakiplerini zorlaması göze güzel görünüyordu. Schalke maçlarına kadar 90 dakika oynayabilecek düzeye gelecektir.

Çok da oyuncu incelemesi yapmaya gerek duymuyorum. Zaman zaman iyi oynmaya çalışsak da geçtiğimiz sezon ki pas trafiğini, etkin futbolu floresanla arıyoruz.

Floresan diyorum çünkü kadroda bozulma yok aksine çok iyi iyileştirmeler var. Malzeme çok kaliteli ama aynı futbolu henüz yakalayabilmiş değiliz.

Özetleyecek olursak, bu hafta da puan kaybına rağmen lider kalıyoruz. Bu sezonu 50-60 puanla bitireceğimize daha da inanmaya başladım artık. Üstelik bu kadar puanla şampiyon olarak bitireceğimize.

30 Ocak 2013 Çarşamba

v3 Yayında!

Bu blogu uzun zaman önce açmış, biraz yazmıştım aslında. Daha sonra hevesimi alınca bıraktım. Aradan bi süre geçti ve yeni tema ile takrar yazmaya başladım, en çok da o zamanlar yazdım fakat daha sonrasında hevesimi alınca bir kez daha bıraktım. Böyle sürekli yazıp yazıp bırakıyorum ama bundan sonra okuduğum bölüm gereği -İletişim- daha çok yazmam gerekecek ve buna fırsatım olacak. O yüzden yeni bir tema oluşturdum, yeni eklentiler denedim. v3 adını verdiğim bu olay hemen hemen tamamlandı, küçük ayrıntılar kaldı. Onları da zamanla hallederim diye düşünüyorum.

Tamamen spor kültürü üzerine planladığım bu blogu Galatasaray taraftarı olmamdan dolayı Galatasaray ağırlıklı yazacağımı düşünüyorum. Ama sadece Galatasaray olmayacağını söyleyebilirim.

Hazır şablonlar kullanmayı sevmediğimden ve html kodlarıyla aram pek iyi olmadığından Blogger şablonları kullanıyorum, yine öyle yaptım. Sadece biraz hayalgücü ile güzel işler çıkardığımı düşünüyorum.

Ayrıca bu blogu daha çok kişiye, daha rahat ulaştırmak adına Twitter ve Facebook sayfaları açıp, RSS sayfası oluşturdum.

2013 Ocak'la beraber, yeni bir yüz...


viva Galatasaray